Tam altı farklı kuşağa şarkılarıyla damga vurmuş bir adam. Kendine has tarzıyla icra ettiği müziğini resim sanatı, edebiyat, sinema, moda ve sahne performanslarıyla harmandırarak milyonları eğlendirdi. Onun yenilikçi ruhu müzik dünyasında gelmiş geçmiş en etkili sanatçı olmasına yol açtı. Bir kültür ikonu olarak yerini aldı. İşte sizlere bir ülkenin müzik tarihine damga vurmuş adamın hikayesi…
“Bizden biri” olarak tanımlanır. Zaten onu diğer pop sanatçılarından ayrı tutan insanların hayatını değiştirme etkisi yarattığı ifade edilir. Bir sanatçı olarak diğer meslektaşlarına ilham veren özeliğinide taşır. Sanatçı arkadaşı Jeremy Deller pop art sanatının usta ismi Andy Warhol’u örnek gösterek “Warhol 60’li yılları. Bowie ise 70’li yılları yöneten adamlardı. İkiside kendi dönemlerini tanımlayan ve değiştiren isimlerdi.” diye söz eder.
Onu özgün kılan ise sanatçı kimliği dışında onun bir oyuncu olma özeliğinde yatar. Bir şarkıyı bir tiyatro sanatına dönüştürebiliyordu. Evlerimize bilim kurgu rock yıldızı Ziggy Stardust’tan tutunda Aladdin Sane’ye kadar pek çok unutulmayan karakter ile hafızalarda kazanır. Hem rock, popüler ve kitle kültürnun bir parçası haline gelmişti. Bugünlerde müzik ile moda kültürünnde David Bowie’nin izlerine rastlanabilinir.
Bu kadar etkili bir ismin arkasındaki destekde önemliydi. Öyle ki David Bowie müzik sektöründe çalışabileceği en iyi isimleri seçerdi. Dönemin dans direktörerinden Lindsey Kemp, fotoğrafçı Mick Rock, Türk müzisyen Erdal Kızılçay ve Brian Uno ile Tony Visconti gibi ünlü yapımcılar yer alıyor. Eğer bu isimler olmasıydı David Bowie hikayesi mutlu son ile bitebilirmiydi bilinmez ama unutmayalım ki hayatını “ben bir süper kahraman olmak istiyorum” diyerek yaşadı. Elbet içimizde bir süper kahraman olma hayali vardır değil mi ? (HK)